Türk müziğinin duayen ismi Metin Özülkü, çocuk yaşlarda başladığı müzik yolculuğunda 50 yılı aşkın süredir tutkusunu notalara dönüştürüyor. Erol Büyükburç ve Edip Akbayram gibi efsanelerle çalışan Özülkü, 600’ün üzerinde beste yaparak Türkiye’nin müzik tarihine ismi altın harflerle yazılmış bir isim. “Müzik benim ruhumun dili oldu” diyen Metin Özülkü, notalarla olan derin bağını ve yeni projelerini Akil Haber Ajansı’na anlattı.
Duygularımı Notalarla İfade Etmek Benim İçin Nefes Almak Kadar Kolay
Henüz yedi yaşında konservatuvar koridorlarında başlayan hikâyesini anlatan Özülkü, “Duygularımı notalarla ifade etmek benim için nefes almak kadar doğal. Bestelerim, yaşadığım her anın yansıması” dedi. Yüzlerce besteye imza atan usta sanatçı üretim sürecini ise, “Müzikal yeteneğimi ve aynı zamanda duygusal bir yapım olduğu için müzik bilgimi duygularımla birleştirdiğim zaman beste yapmak benim için daha kolay oldu. Çocuk yaşlardan itibaren yaptığım beste denemeleri benim bu konuda pratik yapmamı sağladı, bu şekilde kendimi geliştirdim. 16-17 yaşlarındayken de duygusal olarak etkilendiğim olaylarla ilgili bütün aldığım müzikal birikimi, bilgiyi ve yeteneğimi birleştirince şarkı yapmak benim için hem çok zevkli hem de nispeten diğer insanlara göre daha kolay bir hal aldı dolayısıyla 50 sene içerisinde 600’ün üzerinde beste yapmış oldum” cümleleriyle anlattı.
Yaşadığım Her Olaylardan Beste Yaptım
Hayatın iniş çıkışlarını notalara dökmenin kendisi için doğal olduğu belirten Özülkü, özel anıların ve kayıpların sanatına nasıl yansıdığını anlatırken, “Genç yaşta çok sevdiğim bir arkadaşımı kaybetmiştim onun arkasından ‘Seninle Olmak Var Ya’ diye bir şarkı yaptım. Buna benzer etkilendiğim birçok şeyden şarkı yaptım. Annemi kaybettikten sonra bir gece rüya gördüm ve rüyamda annem bana bir şeyler anlatıyordu. Uyanınca birtakım sözler uykulu halimle ağzımdan döküldü. Hemen kalktım ve zihnimden dökülen sözleri yazdım. Ertesi gün eseri “Hayırdır İnşallah” adında besteledim ve Ajda Pekkan seslendirdi. Yaşadığım her olay bende bir beste olarak geri döndü. Bazen de profesyonel bir besteci olarak herhangi bir olaydan etkilenmeyi beklemeden de şarkılar yaptım. Böylece yıllar içerisinde büyük bir birikim sahibi olmuş oldum” ifadelerini kullandı.
Erol Büyükburç Rol Modelim Oldu
Müzik kariyeri boyunca birçok ünlü sanatçıyla çalışmış olan Metin Özülkü rol modelinin değerli sanatçı Erol Büyükburç olduğunu belirtti. Büyükburç’un disiplinini ve müzik aşkını örnek aldığını vurgulayan Özülkü, “O, bana ‘az hata, çok emek’ anlayışını aşıladı” dedikten sonra sözlerini şöyle sürdürdü:
“Erol Büyükburç çok sesli müziği Türkiye’de seslendiren ilk pop sanatçılarından bir tanesidir. Hatta ilkidir diyebilirim. Babam sayesinde onunla tanıştım ve daha sonrasında rol modelim oldu. Erol Büyükburç çok çalışkan ve hayatı tamamen müzikle dolu bir insandı. Bana küçükken ‘Etrafımda bir sürü insan var. O insanların içerisinde dost görünen bazı farklı zihniyette insanlar da var, çok dikkat et benim yaptığım yanlışları yapma, mümkün olduğu kadar az hata yaparak ilerle benim yaşadıklarımdan kendine dersler çıkar’ derdi. Hep onu gözlemledim ve en büyük dersleri ondan aldım. Küçük yaşlarda orkestrasında çalmaya başladım. O günlerde hem ilkokul hem de konservatuar okuyordum. Akşamları gazinolarda, konserlerde enstrümantist olarak Erol Büyükburç’a eşlik ediyordum. Dolayısıyla bu kadar yoğun bir müzik dünyasının içerisine girince şarkı söylemem, keman, gitar piyano gibi enstrümanları çalmam ve besteciliğim gelişti.”
“Ustalara Saygı” Hayatımdaki En Özel Konserlerden Biri
“Ustalara Saygı” konseriyle Cem Karaca, Barış Manço gibi isimleri yâd eden duayen sanatçı, “Müzik, çağlar üstü bir iletişim köprüsü. 90’ların şarkıları bugünün gençlerine bile dokunuyor” dedikten sonra, “Uzun zamandır zaten böyle bir projenin içerisinde olmak istiyordum. ‘Ustalara Saygı’ hayatımdaki en özel konserlerden biriydi. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin vesile olmasıyla böyle bir projeyi hayata geçirmiş olduk. Çok keyif aldım, çok mutlu oldum ve çok heyecanlandım. Çünkü andığım ustalar aynı zamanda benim müzik dünyasındaki yol arkadaşlarımdı. Her zaman bana yol gösteren insanlar oldular. 50 senelik müzik kariyerimde birçok sanatçı arkadaşım oldu. Bu isimleri genç nesillere aktarmak aslında bir borç, müzikal anlamda da böyle bir şey yapmak gerektiğini yıllardır düşünüyordum. Konsepti daha da geliştirerek Türkiye turnesi hatta Avrupa turnesi gibi daha sonraki kuşaklara anlatabilmek adına bu işi daha sık ve yoğun şekilde yapmak istiyorum” şeklinde konuştu.
İnsan Ruhu Asla Değişmez
Teknolojinin müziği dönüştürdüğüne ancak insanın özünün aynı kaldığına dikkat çeken Özülkü, “Romantik bir şarkı, her kuşağın kalbine dokunabilir” dedi. Doksanlı yılların müziğine ulaşabilmenin de büyük şans olduğunu söyleyen Özülkü, “90’lı yıllarda yapılan şarkılar dijital mecralar sayesinde bugün ki gençlere de ulaşabiliyor ve bizim şarkılarımız hala çok rövanşta diyebilirim. Bugünün anneleri, babaları kendi çocuklarına da bu şarkıları dijital iletişim araçlarıyla dinletebiliyorlar. Bugüne göre daha duygulu ve romantik olan şarkıları bugün ki gençler de beğeniyor. Çağ ne kadar değişiyor olsa bile insan ruhu değişmiyor. Tabii teknolojinin getirdiği rap vs. şarkılar gençler tarafından satın alınıyor ama bizim yaptığımız şarkıları da es geçemeyip, kulak kabartıyorlar. Dolayısıyla biz de o şarkıları bugün ki gençlerle birlikte paylaşabiliyoruz” ifadelerini sözlerine ekledi.
Best Of Albüm Müjdesi
Sanatçı, kariyerinin unutulmaz şarkılarını bir araya getirdiği 20 şarkılık bir “Best Of” albüm üzerinde çalıştığını açıkladı. Albümde, imza eserlerini 20 farklı ünlü ismin yeniden yorumlayacağı belirten Özülkü, “Sürpriz sanatçıların katılımı projeye ayrı bir renk katacak. Albümün haziran ayında dinleyicilerle buluşması planlanıyor” ifadelerini kullandı.
Sanatçı, son olarak hayranlarına teşekkürlerini ileterek, “Bu albüm, sizlere olan minnetimizin bir yansıması” sözleriyle duygularını paylaştı.
Haber: Dilay Sarı
