Doğuştan bedensel engellerle mücadele eden Mehmet Temel (62), yaşamıyla “imkânsız” denileni nasıl mümkün kılabileceğinin canlı bir örneği. Kayseri’nin Yahyalı ilçesinde başlayan zorlu yolculuğunu Antalya’da kurduğu işiyle taçlandıran Temel “Sıfır engel” anlayışıyla herkese ilham oluyor. Onun deyişiyle: “Yeter ki insan kendine engel olmasın!”
Hayata Zorlu Bir Başlangıç
Yaşamının ilk dönemlerinde, fiziksel engeller nedeniyle büyük sıkıntılarla karşılaştığını belirten Mehmet Temel, hayata tutunma mücadelesini doğduğu ilk anlardan itibaren vermeye başladığını şu sözlerle anlatıyor:
“Doğumumda ellerim ve ayaklarım olmadığı için öleceğim düşünülmüş. Beni yaralı halde bir kazanın altına koyup bir hafta bekletmişler. Babam yayladan dönüp ‘çocuk nerede?’ diye sorunca, annem ‘öldü’ demiş. Bir komşunun uyarısıyla kazanın altından çıkardıklarında hayattaymışım. Babam o günden sonra hep yanımda oldu.”

Arkadaşım Satıcıyla Anlaşamayınca Arabayı Ben Aldım
Temel’in azmi, 48 yıldır direksiyon sallamasına da engel olmadı. İzmir’de bir arkadaşıyla gittiği araba alışverişinde yaşadığı anıyı gülümseyerek paylaşıyor: “Arkadaşım satıcıyla anlaşamayınca ben arabayı aldım. O gün bugündür kullanıyorum.”
Yıllar Önceki Müşterilerim Hala Geliyor
Çocuk yaşlarda ayaklarını kullanarak hareket etmeye başladığını belirten Temel, okul çağında arkadaşlarıyla yaptığı kaçamakları da anlattı. Temel, okul yıllarında arkadaşlarıyla kaçamaklar yapıp Ürgüp’te boyacılık yaptı. İzmir’e geldiğinde ise zabıtalarla yaşadığı gerilimler onu yıldırmadı: “Belediye müdürünün desteğiyle kendi işimi kurdum. İzmir’den İstanbul’a, oradan Antalya’ya uzanan 30 yıllık bir serüven oldu.”
Antalya’da yıllardır esnaflık yapan Temel, mesleğe nasıl adapte olduğunu esprili bir dille aktarıyor:
“Kaleiçi’nde başka çarem yoktu, takıcılık yapmaya mecbur kaldım. Ama müşterilerimle kurduğum bağ sayesinde 20 yıl önceki müşterilerim hâlâ geliyor. Sabah oğlumla dükkânı açıyoruz, akşam kızımla kapatıyoruz. Ailem, gücümün kaynağı.”
Çocuklarım Zamanla Alıştı
Ailesinin kendisine bakışını anlatırken gözleri dolan Temel, kızıyla yaşadığı duygusal diyaloğu paylaşıyor:
“Kızım 3-4 yaşlarındayken bir gün bana, ‘Baba senin elin ayağın neden böyle oldu?’ diye sordu. O’na ‘Allah’ın beni böyle yarattığını’ söyledim. O da bir elimi ayağımı kesip sana vereyim dedi. Ben bunun mümkün olmadığını açıkladım. Bir süre rüyalarında bu durumu gördü ama zamanla alıştı ve bir daha bu tarz sorular sormadı.”

Kendimi Hiçbir Zaman Engelli Olarak Görmedim
Bedensel engelli olmasına rağmen hiçbir zaman kendisini engelli olarak görmediğini vurgulayan Temel, “Engellik, beyinde biter. Hiçbir zaman karamsarlığa kapılmasınlar,” diyerek gençlere umut verdi.
Mehmet Temel’in hikayesi, yalnızca engelli bireylere değil, hayatta “yapamam” diyen herkese bir meydan okuma. Onun azmi, Antalya’nın tarihi sokaklarında yankılanmaya devam ediyor.
Haber ve Fotoğraflar: Ece Tekin